29.02.2024 233
Diyabet, vücudumuzda pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretememesi durumunda ortaya çıkan ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Yani kandaki şeker miktarının olması gerekenden çok daha fazla olması durumunda ortaya çıkar. Vücudumuzda bulunan pankreas, kandan glukozu alarak enerjiye çeviren “insülin hormonu” üretir. Eğer kandaki glukoz miktarı normalin üzerindeyse vücut bunu karaciğerde depolar. İşte insülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması bu depolamaya engel olur, kandaki glukoz seviyesi normalin üzerine çıkar ve şeker hastalığı olarak bilinen diyabet meydana gelir.
Tip 1 Diyabet olarak isimlendirilen, şeker hastalığı türünün başlangıcı gençlik veya çocukluk dönemine dayanır. Pankreas üzerinde yer almakta olan ve vücudun, şekeri dengede tutması için ihtiyacı olan insülin maddesini üreten bakterilerin görevlerini yerine getirememesi sebebi ile ortaya çıkar. Bu tip hastalar, insülin ihtiyaçlarını iğneler vasıtası ile dışarıdan almak zorundadırlar.
Tip 1 diyabete nazaran toplumda çok daha fazla görülmekte olan, tip 2 diyabet hastalığı kötü beslenme, kilo alma, hareketsiz bir hayat, pankreasın fazla insülin salgılaması ile ortaya çıkmaktadır. Beslenme düzeni değişikliği, haplar bu hastalığın tedavisinde kullanılmakta ancak kesin çözüme çoğu zaman ulaşmakta zorlanılmaktadır. Tip 2 diyabete sahip bireyler ilerleyen yaşları ile birlikte insülin iğnesine gereksinim duyabilecek duruma gelebilmektedir. Hastalığın en kesin çözümü olarak metabolik cerrahi karşımıza çıkmaktadır.
Joslin Diyabet Merkezi Adacık Biyolojisi ve Yenileyici Tıp Bölümü araştırmacılarından Dr. Dirice’nin yaptığı araştırma ve aldığı ödül ile bu 50 yıl sonra mümkün oldu. Daha önce bahsettiğimiz Tip 1 diyabette bağışıklık hücreleri pankreas’a saldırır ve insülin hormonu üreten beta hücrelerini yok eder. Yani en azından öyle biliniyordu ama tam aksine sadece bir varsayımdı. Bunu varsayım kılan da, tıpkı bir hastalığı atlatmış canlının antikorundan alınan t hücresinin, hasta canlının antikoruna aktardığımızda hastalığa bağışıklık kazanması gibi diyabetik farelerin de pankreas adacıklarından alınan bağışıklık hücrelerinin, diğer diyabetik farelere enjekte edildiğinde beta hücrelerinde artış meydana geldiği tespit edilmesidir. Bu durumu sağlayan T hücreleridir ve farelere verilen T ve B hücreleri alt türlerinden olan yüzey proteinleri, CD4+ ve CD8+’ dir. CD4+ ve CD8+ yüzey proteinlerinin sitokinler ve kemokinler salgılaması tam olarak beta hücrelerinin artışına neden olmaktadır. Yani sorumuzun cevabı evet mümkün, yapılan bu çalışma sayesinde CD4+ ve CD8+ proteinleri tarafından salgılanan kimyasallar, Tip 1 diyabetin önlenmesi için yeni bir tedavi seçeneği oluşturabilir.
Kaynaklar
https://www.turcademy.com/tr/kitap/campbell-biyoloji-9786053551478